NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
حَدَّثَنَا يَحْيَى
بْنُ سَعِيدٍ
ح و
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ أَبِي
شُعَيْبٍ
الْحَرَّانِيُّ
حَدَّثَنَا
ابْنُ
نُمَيْرٍ
الْمَعْنَى
عَنْ
عُبَيْدِ
اللَّهِ عَنْ
نَافِعٍ عَنْ
ابْنِ عُمَرَ
قَالَ كَانَ
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَقْرَأُ
عَلَيْنَا
السُّورَةَ
قَالَ ابْنُ
نُمَيْرٍ فِي
غَيْرِ الصَّلَاةِ
ثُمَّ
اتَّفَقَا
فَيَسْجُدُ
وَنَسْجُدُ
مَعَهُ
حَتَّى لَا
يَجِدَ
أَحَدُنَا
مَكَانًا
لِمَوْضِعِ
جَبْهَتِهِ
İbn Ömer (r.a.)'dan;
demiştir ki:
Resûlullah (s.a.v.) bize
(içerisinde secde âyeti olan) bir sûreyi okuyup
-Râvi îbn Numeyr,
"namaz hâricinde" dedi-
secde eder, onunla
beraber biz de secde ederdik. O kadar ki, bizden bir kimse (kalabalıktan)
alnını koymak için yer bulamazdı.
İzah:
Buhârî,
sücûdü'l-Kur'ân; müslim, mesâcid; Ahmed b. Hanbel, II, 17.
Bizim parantez arasında
verdiğimiz "içerisinde secde âyetiolan" sözü Buhârî'nin rivayetinde
metin olarak mevcuttur.
Bir kimsenin secde
etmek için alnını koyacak yer bulamamasına sebep, Müslim ve Taberânî'nin açıkça
ifâde ettiklerine göre, cemaatin kalabalık olması idi. Taberânî'deki bir
rivayette ise, müslümanların birbirlerinin sırtlarına secde ettikleri
belirtilmektedir.
Cemaatin elleri üzerine
secde ettiklerini ifâde eden söz, mübalağa için söylenmiş olmalıdır. Maksat,
âyeti işiten herkesin secde ettiğine, secdeye varmayan hiç kimsenin
kalmadığına işarettir.